DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ (6.SINIF)

Günlük yaşantımızdaki hareketlerimizi bir düşünelim. Yaşantımızın pek çok anında sürekli hareket halindeyiz. Yürümeyi, koşmayı, oturmayı, eğilip doğrulmayı, eşyaları taşımayı, salıncakta sallanmayı destek ve hareket sistemimiz sayesinde gerçekleştiririz.

Destek ve hareket sistemimiz; iskelet sistemi ve kas sisteminden oluşur.

İSKELET SİSTEMİ
İskelet sistemimiz vücudumuzun çatısını oluşturur. İnsan iskeleti kemik ve kıkırdaktan oluşmaktadır. Kemiklerimiz kıkırdak dokunun sertleşmesi ile oluşur. Anne karnında gebeliğin 8. haftasıyla birlikte kıkırdak dokularda kalsiyumun birikmesiyle kemikleşme başlar. Yeni doğan bebeklerin kafatası hepimizin dikkatini çekmiştir. Yeni doğan bebeklerin kafatasının üst kısmı bıngıldak adı verilen yumuşak bir kıkırdak dokudan oluşur. Büyüdükçe kafatasımızın şekli ve kemiklerin sertliği değişir. Kemikleşme yirmili yaşların başına kadar devam eder. Ancak kulak kepçesi ve burun ucu gibi bazı bölgelerde kıkırdak doku kemikleşmez.
Kıkırdak Doku

Kıkırdak hücrelerinin bir araya gelmesiyle oluşan kıkırdak doku, kemik doku kadar sert olmamasına rağmen dayanıklı, esnek ve damarsızdır. Uzun kemiklerin uç kısımlarında, eklem kısımlarında, burun, kulak kepçesi, soluk borusu ve kaburga uçlarında bulunur.
  • Hareket sırasında kemiklerin birbirine sürterek aşınmasını önler.
  • Uzun kemiklerde kemiğin boyca uzamasını sağlar.

İskeletimiz;
  • Vücudumuza şekil verir.
  • Vücudumuzu dik tutar.
  • Beyin, omurilik, kalp gibi yaşamsal önem taşıyan organlarımızı korur.
  • Kaslar ve eklemlerle beraber hareketimizi sağlar.
  • Kan hücrelerini üretir.
  • Kalsiyum, fosfor, magnezyum gibi mineralleri depolar.
  • Kaslarımız ve iç organlarımız için tutunma yüzeyi sağlar.

İnsan iskeleti baş iskeleti, gövde iskeleti ve üyeler (kollar ve bacaklar) iskeleti olmak üzere üç kısımdan oluşur.
Baş iskeletimiz; kafatası ve yüz kemiklerinden oluşur. 
Gövde iskeletimiz; omurga, kaburgalar, göğüs kemiği, omuz kemerleri ve kalça kemerlerinden oluşur.
Üyeler iskeletimiz; kol ve bacak kemiklerimizden oluşur. Kolumuzda pazu, ön kol, dirsek, el bilek, el tarak ve el parmak kemikleri bulunur. Bacağımızda ise uyluk, diz kapağı, kaval, baldır, ayak bilek, ayak tarak ve ayak parmak kemikleri vardır.

Kemiğin Yapısı
İskeleti oluşturan kemikler, sert (sıkı) ve süngerimsi kemik dokudan oluşur. Ayrıca kemiğin yapısında kemik zarı ve kan damarları da bulunur. Sert (sıkı) kemik dokusu, kemiğin sağlam ve güçlü olan kısmıdır. Uzun kemiklerin gövdesindeki sert kemiğin ortasında sarı kemik iliği bulunur. Sarı kemik iliği yağları depolar. Kırmızı kemik iliğinin yetersiz olduğu durumlarda kan hücresi üretir.
Süngerimsi kemik dokusu, yapısında boşluklar bulundurur ve delikli bir yapıya sahiptir. Süngerimsi kemikte kırmızı kemik iliği bulunur. Kırmızı kemik iliği kan hücresi üretir. Tüm kemikler kemik zarı ile çevrilidir. Kemik zarı, kemiğin enine büyümesini, beslenmesini ve onarılmasını sağlar. Kan damarları, kemik hücrelerine besin ve oksijen taşınmasını, oluşan atık maddelerin de uzaklaştırılmasını sağlar.
İskeletimizi oluşturan kemikler şekillerine göre uzun kemikler, kısa kemikler, yassı kemikler ve düzensiz şekilli kemikler olmak üzere dört gruba ayrılmaktadır.
NOT: Bacağımızdaki uyluk kemiği insan vücudundaki en uzun kemiktir. Kulağımızda yer alan çekiç, örs ve üzengi kemikleri insan vücudundaki en küçük kemiklerdir.

a.Uzun kemikler
Uzunluğu, genişliği ve kalınlığından daha fazla olan kemiklerdir. Kol ve bacak kemikleri uzun kemiklere örnektir.
  • Uzun kemiklerin dışı kemik zarı ile sarılıdır. Uzun kemiğin baş kısımları, sert kemik doku ve altındaki süngerimsi kemik dokudan oluşur. Kemik gövdesi ise sadece sert kemik dokudan oluşur.
  • Uzun kemiğin baş kısmı ile gövdesi arasında kemiğin boyca uzamasını sağlayan kıkırdak plak bulunur.
  • Sarı kemik iliği sadece uzun kemikte bulunur.

b.Kısa kemikler
Kısa kemiklerin uzunluk, genişlik ve kalınlıkları hemen hemen birbirine yakındır. El ve ayaklardaki bilek kemikleri kısa kemiklere örnektir.
  • Kısa kemiklerin dışını saran kemik zarının hemen altında sert kemik, orta kısmında ise süngerimsi kemik vardır.
  • Yapılarında sarı kemik iliği yoktur.
c.Yassı kemikler

  • Yassı kemiklerin uzunluğu ve genişliği, kalınlığından fazladır. Kafatası, kürek, kaburga ve leğen kemikleri yassı kemiklere örnektir.
  • Yassı kemiklerin dışını saran kemik zarının hemen altında sert kemik, orta kısmında ise süngerimsi kemik vardır.
  • Yapılarında sarı kemik iliği yoktur.
d.Düzensiz şekilli kemikler
  • Belirli bir şekli olmayan kemiklerdir.
  • Yapısı kısa ve yassı kemiklere benzer.
  • Omurlar ve bazı yüz kemikleri düzensiz şekilli kemiklere örnektir.
Eklemlerimiz ve Eklem Çeşitleri

Kemiklerimiz bir araya geldiklerinde hareket durumlarına göre bağlantı yaparlar. Kemiklerimizin yaptıkları bu bağlantılara eklem denir.
Eklemlerimiz hareket yeteneklerine göre üç gruba ayrılır:
 a.Oynar eklemler

  • Hareketli eklemlerimizdir.
  • Kol ve bacaklarımızdaki eklemler oynar eklemlere örnektir.
  • Kemiklerin eklemi oluşturan kısımları eklem kıkırdağı ile örtülüdür.
  • İki kemik arasında bulunan bu eklemler arasında hareketimizi kolaylaştıran ve kayganlık sağlayarak aşınmayı önleyen kaygan bir sıvı bulunur. Bu sıvıya eklem sıvısı denir.

b.Yarı oynar eklemler

  • Hareketleri kısıtlıdır.
  • Omurga, alt çene ve göğüs kemikleri yarı oynar eklemlere örnektir.
  • Eklemi oluşturan kemiklerin arasında kıkırdak bulunur.
c.Oynamaz eklemler
  • Hareketsiz eklemlerimizdir.
  • Kafa kemikleri, yüz kemikleri (alt çene kemiği hariç), kuyruk sokumu bölgesindeki eklemler oynamaz eklemlere örnektir.
  • Kemikler birbirine çok sıkı bağlanmıştır. Bu yüzden aralarında eklem sıvısı yoktur.
Kaslarımız ve Kas Çeşitleri

Kaslarımız olmasaydı gün içerisinde kolayca yaptığımız birçok hareketi yapamazdık. Örneğin, yumruğumuzu sıkamazdık, kolumuzu kaldırıp indiremezdik. Bu örneklerde olduğu gibi iskeletimizin hareket etmesini sağlayan yapılara kas denir. Kaslarımız hareketin yanı sıra, vücudumuza destek sağlar ve şekil verir. Kaslarımız özelliklerine ve vücutta bulundukları yere göre düz kaslar, çizgili kaslar ve kalp kası olmak üzere üç gruba ayrılır.

a.Düz kaslar

  • İsteğimiz dışında çalışır.
  • Dolaşım sistemi, sindirim sistemi, boşaltım sistemi, solunum sistemi ve üreme sistemi gibi isteğimiz dışında çalışan sistemlerde yer alan organların yapısında bulunur.
  • Hareketleri yavaş ve uzun sürelidir ve yorulmazlar.
  • Hücreleri mekik şeklindedir.
  • Tek çekirdeklidirler.
b.Çizgili kaslar

  • İsteğimizle çalışır.
  • İskeletimizi oluşturan kasların yapısında bulunur.
  • Hareketleri hızlı ancak kısa sürelidir. Çabuk yorulurlar.
  • Çok çekirdeklidirler.
c.Kalp kası
  • İsteğimiz dışında çalışır ve sadece kalbimizde bulunur.
  • Yapısı çizgili kaslara, çalışması düz kaslara benzer.
  • Tıpkı düz kaslar gibi yorulmazlar.
NOT: Vücudumuzdaki en güçlü kas, çene kasıdır. Kaslarımız olmasaydı kan dolaşımı sağlanamayacak ve yaşamamız mümkün olmayacaktı. Çünkü hayati fonksiyonların devam etmesini sağlayan organlardan biri olan kalp de kaslar sayesinde çalışmaktadır.


Destek ve Hareket Sisteminin Sağlığı
  • Kemiklerimizin gelişmesi için kalsiyum ve fosfor mineralleri ile D vitamini gereklidir. Süt, kalsiyum ve fosfor kaynağıdır. D vitamini ise kemik dokusunda kalsiyumun birikmesini sağlar. Kalsiyumun bağırsaklardan emilebilmesi için D vitamini gereklidir. Balık, süt, yumurta D vitamini bakımından zengindir. Güneş, vücudumuzda D vitamininin sentezlenmesini sağlar. Bu nedenle her gün güneş ışığı almalıyız.
  • Vücut duruşumuzu kontrol etmeliyiz. Sandalyede, sırada, kanepede otururken dik oturmalıyız.
  • Yerden herhangi bir şey alırken dizlerimizi bükerek eğilmeliyiz. Ağırlığımızı belimize vermemeliyiz.
  • Ağır yük taşımamalıyız. Okul çantalarımızı günlük ders programımızı dikkate alarak hazırlamalıyız.
  • Düzenli olarak egzersiz yapmalıyız. Böylece hem kaslarımız gelişir hem de eklemlerimiz esnekliğini kaybetmez.
  • Kaza ya da darbe sonucu kemiklerimiz zarar gördüğünde en yakın sağlık kuruluşuna gitmeliyiz.
Ortopedi uzmanı, kas ve iskelet sistemi hastalıklarının incelenmesi, tanısının konulması ve
tedavi edilmesiyle uğraşan tıp doktorudur.

NOT: D vitamini eksikliğinde, çocuklarda “raşitizm”, büyüklerde “osteomalazi” adı verilen kemik
hastalıkları görülür.

Neler Öğrendik?




Yorumlar

Yorum Gönder